Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
Law | ||||
Law | hukukun üstünlüğü | rule of law n. | ||
Liberals will never be silent wherever violations of human rights and the rule of law are committed. Liberaller, insan hakları ve hukukun üstünlüğünün ihlal edildiği her yerde asla sessiz kalmayacaktır. More Sentences |
||||
Law | hukukun üstünlüğü | rule of law n. | ||
Only through the rule of law can terrorism and dictatorship be brought effectively to an end. Terörizm ve diktatörlük ancak hukukun üstünlüğü yoluyla etkin bir şekilde sona erdirilebilir. More Sentences |
||||
General | ||||
General | hukukun üstünlüğü | superiority of law n. | ||
Law | ||||
Law | hukukun üstünlüğü | supremacy of law n. | ||
Law | hukukun üstünlüğü | reign of law n. | ||
Law | hukukun üstünlüğü | rule by law n. | ||
Politics | ||||
Politics | hukukun üstünlüğü | supremacy of law n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Law | ||
Law | hukukun üstünlüğü ilkesi | rule of law principle n. |
Politics | ||
Politics | ab'nin kosova'daki hukukun üstünlüğü misyonu | the european union rule of law mission in kosovo n. |
Politics | ab'nin kosova'daki hukukun üstünlüğü misyonu | eulex n. |